25 Ocak 2010 Pazartesi

Beyaz bir gün

Bugün karlı bir haftasonundan sonra bembeyaz bir haftaya başladık sevgili dostlarım, canlarım, ciğerlerim...
(buradaki bembeyaz her iki anlamıda ifade ediyor bu arada)

Sınavların tam gaz devam ettiği haftada kendi adıma kalan son 2 sınavımdan birisini daha vermek için okula gittim ve arkadaşlarla yapılan klasik sınav sohbetinin ardından önümüze gelen bembeyaz sayfada yazan soru benim gibi diğer birçok arkadaşımı da şoke ettiğini yüzlerinden anlayabiliyordum ve sınıf içindeki uğultuda bu tezimi destekliyordu :)
(buradaki beyaz sadece renk anlamında bu arada)
Soru açık ve netti sevgili okurlarım..
kısaca belli kurallar çerçevesinde bulunduğumuz sınıfı anlatmamız istenmişti..
Kompozisyon konusunda kendime güvensemde içinde bulunduğumuz ortam ve uğultu konsantre olmamı bir hayli zorlaştırıyordu.
İlk sınavdan aldığım yüksek nota güvenerek karalamaya başladım kağıdımı konu hakkında aklıma gelen değişik başlıklar arasından birini seçip yazsamda sınav sonrası düşündüklerimi arkadaşlarıma anlattığımda yüzlerde oluşan tebessüm acaba kağıdım okunurken hocamın yüzündede olur mu bilemiyorum doğrusu... daha fazla ayrıntılara girmeyeceğim fakat not önemli değil mühim olan katılmaktı diyorum :))

Ve beni mutlu eden bir başka gelişmeyi paylaşmak istiyorum sevgili dostlarım
haberiniz var mı bilmiyorum ama ben ve birkaç arkadaşım bir süre önce kurduğumuz "Genç Tasarımcılar Kulübü" üyelerini toplamış fakat gelen final haftası ile çalışmalarına ve etkinliklerine henüz başlayamamıştık.
Kulübün benim dışımdaki bir diğer kurucu üyesi arkadaşıma ' Mahşer-i Cümbüş Tiyatro Topluluğu ekiplerinden ' Anti Etki Ters Tepki ' gurubundan mahşer-i Cümbüş Hayalhanesi'nde sahnelemekte oldukları Tiyatro Sporu performansına konuk kulüp olmamız için teklif gelmiş ve bu durum beni çok mutlu etmiştir. Arkadaşım kendilerine birkaç soruyla dönüş yapmış, gelecek cevaba göre hareket edeceğiz diyorum.

Ve bugün beni etkileyen başka bir an daha vardı;
Okuldan eve gelirken metrobüsten inip evime doğru ilerlemeye başladığımda lapa lapa yağan kar altında yürümek çok eğlenceliydi, rüzgarında etkisiyle birlikte yüzüme çarpan kar taneleri keyfimi ikiye katladı. Kulağımda çalan müzikle birlikte içten içe kendi dansımı etmeye başlamıştım yolda, kimsenin bundan haberi yoktu, İstanbulun belkide en güzel yanı buydu, bir tarafta ıslanan, üşüyen, koşuşturan insanlar.. Bir taraftada gecekondulara alaylı bir gülümsemeyle sırıtan boğaza nazır villalar gibi durumdan keyif alan insanlar görmek mümkündü.

Kısaca sevgili dostlarım beyaz bir gününün ardından benim anlatacaklarım bu kadar..
hepinizi sevgiyle selamlıyorum...

20 Ocak 2010 Çarşamba

Keşke hep kar yağsa, Finaller olmasa, Hayat bayram olsa :)

Bilindiği gibi 2 gün önce başlayan hafta birçok okulda olduğu gibi bizim okul için de final haftası sevgili dostlarım 2 hafta içinde yaklaşık 9 sınav olacağız!! 3 tanesi bitmiş olsa da bir telaşedir gidiyor herkesde.
Bu arada bir de proje var teslim etmemiz gereken.
Ben herşeye rağmen rahat görünsemde içten içe
bir tedirginliktir gidiyor.
Ve bazen derslere kaptırmış şekilde buluyorum kendimi, şaşırıyorum :)
Yine de herşey yolunda gibi şimdilik.

Ha bu arada;
Bir kaç gündür İstanbulda kar yağıyor arkadaşlar beyaza büründü birçok yer trafik karmaşası ve içimize işleyen soğuk şöyle dursun güzel görüntüler bu stresli dönemde yüzümüzde bir tebessüm oluşturuyor :))

....Neyse dostlarım ben öyle geçerken bi uğramıştım
hâl hatır sormak istedim sadece, bana müsade artık
kahve suyu kaynamış, ders notlarım ise ters ters bakmaya başladılar
kendilerini pek sevmesemde çaktırmıyorum köprüyü geçene kadar :)


hepinizi sevgiyle selamlıyorum...

14 Ocak 2010 Perşembe

Paylaşmak istedim..

Zaman ne çabuk geçiyor sevgili dostlar..
Herşey ne çabuk değişiyor...
nasılda ayak uyduruyoruz değişen yaşama...

Az önce tesadüfen buldum kültürü bana uzak olan, fakat severek dinlediğim lazca bir şarkıyı...
uzun süre sonra dinlediğim şarkı bana eski işimi hatırlattı
patronu olduğum iş yerimde eleman olduğum günlerimi hatırladım..
o günlerin kokusu geldi burnuma.. daldım gittim uzaklara...
gecenin bu saatinde yüzümde anlamsız bir gülümseme oluştu
paylaşmak istedim...

Öğrenciyim şimdilerde hayata dair bir çok şey öğrenmiştim aslında
fakat sevdiğim, istediğim mesleğe çok uzak yaşıyordum o dönemde
belirsizdi herşey, karanlıktı, karışıktı birazda...
Nasıl olduysa bir aydınlık oldu bir anda...
Hayattan edindiğim tecrübeleri cebime doldurup
ideallerimin peşinden koşmaya başladım...
Bir ufuk çizgisi belirdi bir sabah,
parlıyordu, göz kamaştırırcasına...
hızla ve sabırla yürüdüm koşarcasına...
Ve evet değişti Herşey!
Şimdilerde yeni umutlar, yeni hayaller kuruyorum..
Ne kadar da güzeller hepsi, nekadar da aydınlık...
Dedim ya değişik duygular içerisindeyim şuan..
Nerden nereye diyorum kendi kendime.. Nerden Nereye...

Lazca söylenmiş bir şarkı nasıl bu kadar aldı götürdü beni bilmiyorum
Ya da ne gerek vardı şimdi bunları anlatmaya...

Hepinizi sevgiyle selamlıyorum....

12 Ocak 2010 Salı

2010 Hazırsa Bende Hazırım!!!

Yazmaya verdiğim kısa arada belkide yazmak için en büyük sebep
yeni yılın gelmesiydi
ve ben tam da 31aralık2009 günü karalamış olduğum satırları ancak bugün sizlerle paylaşma fırsatı buluyorum..
bu yazıda, önceki yazımda olduğu gibi yolculuk sırasında karaladığım düşüncelerim olmakla birlikte yine noktasına virgülüne dokunmadan aktarıyorum.....

Bu aralar çok sık yolculuk yapıyorum, geçen hafta gittiğim İzmirden sonra, bugün yılbaşını geçirmek için memleketim Bursaya gidiyorum..

Evet şuan ve yine yoldayım :)
İstanbul Yenikapıdan hareket eden Denizotobüsümüz geçen zamana bakılırsa Bursaya yaklaşmak üzere.
Yılbaşında evime gidiyor olmak beni mutlu ediyor.

Saatlerimiz 00:00 ı gösterdiğinde kendi adıma 22 yıldır bozulmayan geleneği yaşatacak ve bir kez daha birbirimize sarılıp iyi dilekler dileyeceğiz. Bu çok güzel bişey.
Fakat herşeyin dışında bu sene yeni yıl beni bir başka heyecanlandırıyor,
şöyle bir düşündüğümde bu yıldan geçmiş yıllara göre daha umutluyum. Geçmiş yıllarda yaşadığım belirsizlik bu yıl yok gibi ve uzun süredir ilk defa çok krişeleşmiş o cümleyi gerçekten içimden gelerek kurabiliyorum

' Bul yıl benim yılım olacak ' bunu söyleyebilmek çok güzel, buna inanmak daha da güzel
yeni yıldan çok fazla beklentim var ama acelem yok herşey planlı gibi

yinede hangilerini gerçekleştiririm hangileri kalır bilmiyorum
ama geride kalan kötü yıllara inat bu yıla yağma yok.
2010 hazırsa bende hazırım :))

Yeni yılda karşımıza çıkacak güzelliklerin önceki yıldan çok daha fazla olması dileklerimle...

hepinizi sevgiyle selamlıyorum...